Atarlı Sözler
Tuğbam » Güzel Sözler » Atarlı Sözler

Atarlı Sözler


Bu yazı

tarihinde

tarafından yazılmıştır.

Son güncelleme tarihi:

Bu yazımızda atarlı sözler 2020, atarlı laflar ve mesajlar olanlarını yayınladık.

Kısa şekilde anlatmak gerekirse; Birisine karşı tam yerinde burada yazdıklarımızı söylerseniz o kişi neye uğradığını şaşırabilir.

Sevgilisine bile söylemek isteyenler olabilir, onlar içinde aynı sözlerimizi kullanabilirsiniz. Ağır olacaktır zoruna gidecektir ama bizler hak etmeyene asla söylemeyiz değil mi arkadaşlar?

Tespih olmuşsun güzelim; herkesin elinde şak şaklardasın.

Dün gece seni anlattım yıldızlara, kafana takma ona da kayacağız dediler.

Evet, hepinizin gideri vardı ama hiç biriniz kalıcı değilsiniz.

Götünüzün yemediği sevdaların altına yatırmayın yüreğinizi.

Bak be güzelim ölüm tribine girmiş hayallerim var benim; yaşamak için umutlanan.

Bırak giden gitsin, silen silsin. Atacak kemiğin varsa, köpeğin çok olur!

Yerime koyduklarının bir gün sana koyması dileğiyle.

Herkesin derdi ben olmuşum. Demek ki zamanında iyi koymuşum.

Alttan aldık yeteri kadar, bundan sonra herkes ederi kadar!

Bilirsin sevgili yârim ben beceremem yaşamayı. Bir damla su olsam, gider rakıya damlarım.

Zor günümde yanımda olmayanın, iyi günde yanımda yeri yok!

Hani senin varlığın “Fifi” yokluğun da “Tın” ya. Benim varlığım “OLAY”, yokluğum “KOYAR”!

Evet, anladık biliyoruz zaten, tipinizin gideri var ama karakterinizin ederi yok!

Meşhurdur benim kafası güzel sevmelerim, sen yeter ki gidiyorum de bileti ben keserim!

Kış gelince hemen tutacak el ararsınız, ben anamın bol limonlu mercimeğiyle mutluyum.

Sofular haram demişler, bu aşkın şarabına. Ben doldurur ben içerim, günah benim kime ne!

Hayat işte; bazı insanların denize karşı villaları var, bizim ise üstümüze yıkılan hayallerimiz.

Unutma ki insanlar hiç bir zaman değişmez, sadece yalan söylemenin yeni bir yolunu bulurlar.

O kadar kızın arasında gözün benim hatunuma kayarsa, ben de o zaman sana kayarım adamım.

Fahişe olmuş ruhların ispatı yoktur, bu yüzden vesikası olmayan herkes kendini namuslu zanneder.

Sen bakma bize güzelim kimine göre adam, kimine göre yalanız. Rahat olun siz, biz adamına göre adamız.

Sırtından vurana kızma arkanı dönen sensin, arkandan konuşana da darılma adam yerine koyan sensin.

Ah sizin benzemez kimse sana musikisiyle başlayıp, sende artık herkes gibisin şiiriyle son bulan bu aşklarınız.

Kötü günümde anlamıştım; bütün dostlarımın çakal olduğunu, sonradan anladım aslan ile çakal dost olamayacağını.

Biz sevgiliye çiçek verenlerden değil, dosta can verenlerdeniz, biz feleğin çemberinden geçmiş âlemci gençleriz.

Şikâyetçiyim! Aşk yolunda gasba uğradım hâkim bey, hayallerim önemli değil, kalbimi versin yeter. İçinde kimliğim vardı!

Avucumun içi kadar yüreği olmayan adamlarda kolum kadar dilin olması onların artısı olsun ben eksilerimle sarhoşum.

Bir sevdiğim olsun istiyorum; öyle bir sevsin ki beni, içime çektiğim sigaramın dumanını bile kıskanacak kadar sevsin.

Her kuyudan tırmanarak çıktım ben, ne bir ip sallayanım oldu, ne de bir el uzatan, bu yüzdendir o herkesi kıskandıran gururum ve dik başlı asi duruşum.

Şaire sormuşlar; gidene mi küfür etmeli, kalıp bekleyene mi? Şair durur mu, yapıştırmış cevabı; ikisini de salla, çay var mı çay.

Satmadık dostumuzu, bildik hasmımızı, kapatmadık eskilerden kalmış yaralarımızı, akıtırız kardeş uğruna kanımızı. Bilsinler ki krallar ölmeden bırakmaz tacını.

Sevdama müebbet biçilmiş gururuma ağır hapis! Oysa ne yüreğime kelepçe takabilmiş kimse nede sevdama zincir, ben herkesten yana özgürüm ama senden yana esir.

Bizden nefret edin çünkü sizden değiliz, arkamızdan hep küfredin kendimize kefiliz, dünyalarımız farklıdır anlaşamayacağız eminiz. Asadan ölümü çıkaran üstadın nesliyiz biz.

Firari saatler arkasından gelen isyankâr sokakların, tövbekâr çocuklarıyız biz. Sevdiğimiz için yaşar, dostluğumuz için ölürüz. Hiçbir zaman hiçbir yerde kimseye boyun eğmeyiz!

Benim hayatımda gülücükler olmadı sevgilim, acıyla bütünleşti kalbim, nasır tuttu sevgilerim. Gittin ya ne mi yapıyorum? Gözyaşlarımla nasır tutmuş hayallerimi yumuşatıyorum. Biz hayatı rüyalarımızda değil, yaşadıklarımızla anladık.

Bir başka seveceğiz inan, birbirimizden başka, o sarışın olacak belki de uzun boylu, yakışıklı bir adam olacak ve benim yanında yattığım kadın senin gibi kokmayacak.

Biz kimleriz diye sorma, biz hayata boş vermişlerdeniz. Bize hayat nedir diye sorma, biz hayat deryasında yüzenlerdeniz. Bizi arama lüks meyhanelerde, bulamazsın. Biz dost şarabı içenlerdeniz. Bize dost, arkadaş nedir diye sorma, biz onlar için ölümüne gidenlerdeniz.

Bazen sevda o kadar acıdır ki; öve öve bitiremediğiniz aşkınızı, gün gelir söve söve bitirirsiniz!

Buralarda ön yargı hangi sayfadansın diye başlar, bizim sayfanın adını verirsin, yargı biter saygı başlar.

Biz sevgide, aşkta hep gelmeyenleri bekledik, sonra sigaramızı yakıp kaçak çayımızı demledik.

Beş liralık alkolün milyarlık sohbetleri olur, milyarlık adamların beş lira edecek sohbeti bile yoktur.

Bu memleketin bir kahvesi birde kahpesi bitmez! O zaman hatır kahveye, satır kahpeye yarasın.

Büyüklerimiz bize bir kızla nasıl konuşacağımızı değil; çalışıp ailemize nasıl bakacağımızı öğrettiler.

Ben bana inananı hiç yarı yolda bırakmadım. Bırakanı da bir daha asla ‘adam’ yerine koymadım!

Ne çıramız ne lambamız, karanlık yollarda kaldık, kor kor ateşlerde yandık, çok uslandık, usanmadık.

Yoksulluk kaç gün sürer baba? 40 gün oğul! 40 günden sonra zengin olur muyuz? Yok, oğul, alışırız.

Seni unutmak mı? Ey sevgili içimdeki yangın sönüyor artık! Nasıl da kül oluyorsun bir bilsen, bir görsen…

Senin için ölürüm dediğinde ölüm şeklinin, bir başkasının tugbam.com altında zevkten olacağını düşünmemiştim.

Sonuçta sevilen her kadın güzel bir şarkıdır, bütün sözlerini hatırlayamazsın belki melodisi aklında kalır.

Kara kalem yapmayı neden bu kadar çok seviyorsun diye soruyorsun ya; kimin ne renk olduğunu hala çözemedim.

Cesaret bazen seçtiklerin değil, vazgeçtiklerindir.

Her oyunun kuralı vardır, benim kurallarımsa kuralsız oynamaktır.

Senin sesin güzeldir, hadi bize iki çay söyle.

Biz kaybetmeye, ilkokulda; silgi ile başladık, sen neyin kafasındasın.

Ben bir hiçim, bir hiçin kaybedecek neyi olabilir ki.

Kimsenin çay bardağına kaşık olmayın, şeker eridikten sonra işiniz biter.

Evet, hepinizin gideri vardı ama hiç biriniz kalıcı değilsiniz.

Bak be güzelim ölüm tribine girmiş hayallerim var benim; yaşamak için umutlanan.

Değişen bir şey yok hiç, ölüm hariç, aynı gökyüzü, aynı kader.

Sen annesi, olamayacağın çocuklarıma anlatacağım en güzel masalsın.

Tespih olmuşsun güzelim; herkesin elinde şak şaklardasın.

Dün gece seni anlattım yıldızlara, kafana takma ona da kayacağız dediler.

Azrail bile ayağıma gelecekse sen neyin tribindesin güzelim!

Gardiyan görüş bitti dediğinde, anlarsın o zaman vefasızca gidişleri.

Ölüm senin peşindeyken, sen neyin peşindesin?

Bu aşkı ikiye bölsek, sana eyvah düşer, bana eyvallah.

Ölüme gidelim dedin de mazot mu yok dedik.

Bırak giden gitsin, silen silsin. Atacak kemiğin varsa, köpeğin çok olur!

Geldiğin yeri unutursan, gideceğin yolda kaybolursun.

Senin için savaşırdım ama verimsiz toprakları feth etmeye gerek yok!

Nasıl koydum ama seni insan yerine…

Geberdiğini bileyim de, kime öldüğün umurumda değil.

Bambaşka seveceğiz! De nasıl seveceğiz.

Geçecek dediğiniz acılar, şimdi fena geçiriyor umutlarımıza.

Keşke veteriner olsaydım, seni daha iyi anlardım.

Şeytanın en büyük dostu ağzı gevşek yüreği yavşak olan insandır.

Bu gece kurduğun hayallerine, amin olmaya geldim.

Geçmiş tozdur üfle gitsin.

Bazı kadınlar makyaj yapar, bazıları ise sadece güler.

Bugün şimşek olup, herkese çakasım var.

İşim düşmedikçe kendime bile uğramıyorum, sende kimsin.

Reklamlar

Bu Yazıyı Facebook Twitter Sayfanda Paylaş


Bu yazı

tarihinde

tarafından yazılmıştır.

Son güncelleme tarihi:

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir