Sevgiliye damardan mesajlar konusunu hemen keşfedin. Tugbam’daki en iyi alıntıları şimdi okuyun ve yeni fikirler için ilham alın.
Sevgiliye damardan mesajlar, kalpten gelen duyguları en derin ve etkileyici şekilde ifade etmek isteyenler için söylenmiş anlamlı cümlelerdir. Bu mesajlar, aşkın acısını, özlemini ve tutkusunu yürekten anlatırken karşınızdakinin kalbine dokunur. Sevgiliye gönderilebilecek en duygusal, etkileyici ve damar söz tadında mesajları bu yazıda bir araya getirdik.
Şehrime bir gelmeyegör, her virane saray olur.
Gel seni benden ayırma, sen benimsin ben seninim…
Sustuğum yerde sen varsın. Konuştuğum yerde özlemin…
Gözlerin kör bir kuyu. Yusuf olası geliyor insanın.
Sen kokuyor yokluğunda içtiğim sigaralar.
Özlemek denmez buna bunun adı yangın.
Sen benim en güzel hislerimsin.
Oksijeni bilmem ama kokun şart.
Yağmurlar düşünce tenime, her damlayı sen sanıp aşk bildim. Ve biliyor musun gölgeni bile çok özledim.
Kalemimin kurşunu bitmiş, öldüremiyorum seni.
Ölürsem beni yârimin kalbine gömün. Mekânım cennet olsun.
Tek kişilik miydi bu şehir, Sen gidince bomboş kaldı.
Gel beraber alalım nefesimizi sevdiğim, sensiz boğazımdan geçmiyor.
Yüzüme okunmuş bir dua gibisin sevgilim. Çok şükür bugün de aşığım sana.
Kolunu ısırıp saat yapıp bu saatten sonra benimsin diyesim var.
Binlerce kez iyi geceler sana! Binlerce kez beter olsun gece, senin ışığın yoksa!
Gökyüzü güneş olsa sensiz karanlıktayım.
Bilmem ki; karşılaşsak bile hatırlayabilir miyiz birbirimizi yeniden? İkimizde artık bir başkasıyken.
Sana muhtaç olduğum şu anda gel, yaşamak olsan da gel, ölüm olsan da gel.
Unutursan gözlerimi canın sağ olsun. Verdiğimiz sözleri belki de unutursun. Çünkü sen asla sevmedin beni, sadece oyaladın sana atan kalbimi.
Çatlatsa da dudaklarımı senelik gülüşler, her gece adam gibi ağlamayı sana adadım.
Her sigaramı yaktığımda ah ediyorum sana, her şarkımızı dinlediğimde isyan ediyorum yalan aşkına!
Neyin var sorusuna, sen yoksun diyesim var. Bildiğin gibi değil…
Ben istemem böyle, üç günlük sevgi, yüreğin varsa bir ömür boyu sev beni.
Elimdeki resmin yerine kendin olsaydın. Olsaydın da benim yine derdim olsaydın.
Seni seviyorum derken kalbim yerinden oynardı. Gözlerinle gülerken dünyayı unuturdum birden. Sadece seni yaşardım gözlerimin içinde, sevgilim.
Seni içimde yaşatmak için neleri öldürdüm bir bilsen!
Bu aşk bitmez! Bir mesajla senelerimi harcadım kalbine, bastığın toprağa ömrümü serdim. Şimdi bırakıp gidemezsin beni asla.
Cinayet saati neredeydin diye sorarlarsa unutma “gidiyordum” diyeceksin.
Sadece ölümlü dünyada seninle yaşlanmak istedim. Ölürken elini tutmak ve bu yalan hayatta son kez ‘Seni seviyorum’ demek isterdim, sevgilim.
Masal kitabı gibisin, okuması güzel ama inanması çok zor.
Biz, hayatın zorluklarına direnen iki âşığız. Bu hayat sadece seninle çekilir; sensiz zaten hayat olmaz dünyamda, sevgilim.
Suç benim değil ki. Şiir kokuyordu bakışların. Yazmamak gözlerine ihanet olurdu.
Seni kalbime ektim; fidan oldun, çiçek verdin. Seni gözlerime mühürledim; gelecek oldun. Hep seni izledim, sevgilim.
“Sus” be yüreğim, bende biliyorum özlediğimi! Sus ki bilmesin özlediğimi!
Saçlarım seni düşünerek beyazladı. Beyaz yalanlarım seninle başladı; seninle ve sensiz, beyaz kefenimle gidiyorum uzaklara. Sensiz beyazlar içindeyim, bebeğim.
Bizimkisi bir aşk hikayesi değildi, bizimkisi aşktı gerisi hikayeydi.
Yâr, saçlarını koklamayı özlemişken; sensiz odamda resmine bakarak içerken; eceli yanıma almışken, ne olur ayrılık deme bana!
Her şeyin sonu vardır aşkım; ne yazılar kalır bu dünyada ne maziler kalır yalan hayatta. Tek doğrum var: Senden başkası yalan bu dünyada.
Senin de sevgin yalan. Yalan dünya gibi senden yalansın.
Paramparça olmuş kalbim, sesimi kimse duyar mı? Aşk acısı benimkisi sevmeyen halimden anlar mı?
Yok bu ayrılıkların sonu; geceler boyu beklerim aramanı. Ne vardı sözlerinde sana böyle kanacak? Yak resmimi giderken; yoksa canı yanacak! https://www.tugbam.com/guzel-sozler/damar-mesajlar.html
Gözlerin tıpkı sana aşık olan kalbim gibi saf ve temiz bakıyor. Sözlerin ise duyulmamış şiirlerin nağmelerini taşıyor.
Kaybedecek neyim kalmış ceylan gözlüm bu dünyada? Ya sen ya hiç bundan sonra!
Boş ver şimdi gözyaşlarımı silmeyi, gücün yeterse kahkahaya boğ beni. Bırak yanaklarımı dudaklarımı, gücün var ise yüreğinden öp beni.
Geceleri gelme jilet tutarım. Uzatma kollarını sana da atarım. Senin için ağlar kendimi doğrarım. Dedim ya güzelim ben Psikopatım.
Ömrümü ömrüne nefesimi nefesine katayım gel, ismini dağlara taşlara yazayım gel.
Benden ayrı sen şimdi mutlu musun? Ben böyle ağlarken huzurlu musun?
Sende bir gün bulacaksın. Adımı çok anacaksın. Hazin bir aşk diye yanacaksın.
Bu gece yine uyuyamadım ya da öyle sandım. Rüyalarıma da gelmiyorsun artık; hayal mi, hayat mı yanıldım.
Uzaktan görenler diyor ki duygusuz. Duygusuz olduğum için mi gözlerim kaç zamandır uykusuz.
Yokuşu ben çıktım yol senin olsun. Zehir’i ben içtim su senin olsun. Bir tane bulmuşsun hayırlı olsun, bir tane de ben buldum haberin olsun!
Boynu bükük duruyorsam eğer; içimden öyle geldiği için değil, yüreğimden gidenler olduğu içindir!
Biliyor musun şarkılara neden parça deniyor. İhtiyaç duyduğunda bazıları eksik bir yanını tamamlıyor.
Ah canım ciğerim, sevdiğim, iki gözüm, canımın cananı yâr. Tefsiri çok zor olacak ki okuyamadın gönlümü.
Sen beni okeydeki ortağın mı zannettin sevgili? “BİT” dediğinde biteyim, “DÖN” dediğinde döneyim!
Şimdi vur kendini. Unutulmuş bir şiirin son dizelerinde sonra yarım kalan bir şarkı ısmarla kendine. Bu kentte böyle ölünür.
Bazen sadece onun sende bıraktığı izleri özlersin. Her şarkıda ayrı bir hatıra saklıdır sanki istesen de silemezsin.
Bana kalsa gökyüzündeki tüm yıldızlar yerine, bütün insanlara senin gözlerinde ışıldayan bir çift yıldız gönderirdim.
Güzel bir gülü güzel bir geceyi güzel bir dostu herkes ister. Önemli olan gülü dikeniyle geceyi gizemiyle dostu tüm derdiyle sevebilmektir.
Parkta salıncak sırası bekleyen çocuk gibi bekledim seni. Biraz heyecan, birazda salıncağı başkası kapacak korkusu işte.
Gördüler ayrı ayrı vardıkları yerde, sonsuza dek sürecek yanlışlıklarını. Gördüler ayrı ayrı kaldıkları yerde, ayrı ayrı büyüyen yalnızlıklarını.
Dünyanın ne kadar küçük olduğunu, “Seni dünyalar kadar seviyorum” deyip de gidenlerden öğrendim.
Ne yormak istedim seni. Ne de yormak kendimi. Çok çalıştım gitmeye de kalmaya da. İkisi de aynı acı, ikisi de rezil. Daha öncede gitmiştim ama böyle kalarak değil, böyle kalarak değil.
Kalbime söyleyemedim gittiğini, seni halen benimle biliyor.
Aynı günde dört mevsime şahit olmak gibi bir şey bu. Önce özlüyor, sonra ağlıyor, akşamları küsüyor, geceleri çok seviyorum.
Sevdan üflendi bir kere vakit aşk-ı kıyamet. Sen kopuyorsun yüreğimde; gönlüm gönlüne emanet.
Gecenin bir yarısı aniden uyandım. Seni düşündüm, seni hayal ettim. Güzel gözlerin uykularımı kaçırdı. Seni düşündüğümde anladım: Ben âşığım.
İstediğin kadar uzağa git, kalbim seni bekleyecek. İstediğin kadar ulaşılmaz olmaya çalış, gözlerin beni her yerde görecek.
Ey sevgili; heyben acıyla dolar da nefes alamazsan gel. Huzur bulacağın kıyılarım senindir. Umutların solar kurur da su bulamazsan beraber sulayalım, gözyaşlarım senindir. Kanadın kırılır da maviye uçamazsan, ne güne duruyor al, kanatlarım senindir. Çaresiz çilelere bir umut bulamazsan, kendime ettiğim dualarım senindir.
Yüreğine giden bir bilet kes, cam kenarı değil can kenarı olsun.
Sen benim bakışına hasret kaldığım sesine özlemle bağlandığımsın. Özlemim, hasretim, bakmaya doyamadığımsın. Bahtıma doğanımsın. Olmazsa olmazımsın. Nefretim, öfkem, kinim, sevincim, umudum, düşüm, rüyam, hayalim ama en çok ağlatan, en çok kanatansın. Sen tarifi imkânsızımsın.
Kalbimi sana emanet etsem korur musun? Dilimin ucundaki cennet sevdamın sonundaki ömrüm olur musun?
Nereye atsam elimi kalp kırıklıkları batıyor avuçlarıma. Her adımda taştan da ağır sözler takılıyor ayaklarıma. Duymazlıktan gelebilseydim ne ala. Bakıyorum bu senenin hasadı da hüzün, ne koyacak yerim var artık ne de toplamaya mecalim.
Bu yazımızda, sevgiliye damardan mesajları sizler için yazmaya çalıştık. Sizin de çok beğendiğiniz ve burada olmayan sevgiliye damardan aşk mesajlarınız varsa yorum bölümünden yazabilirsiniz.

Heidelberg Ruprecht Karls üniversitesinden 2008 yılında mezun oldum. İngilizce, Almanca ve Türkçe bilmekteyim. Almanya’da ikamet ediyorum. Çeşitli sitelerde yazılar yazarak başladığım gazetecilik serüvenini serbest gazeteci olarak devam ettirmekteyim. Güzel sözler, şiirler ve çeşitli konularda 2008 yılından beri Tugbam.com sitesinde yazmaktayım.


Bir yanıt yazın